Ne denebilir ki... Duyguları anlatmaya kelimeler yetmez, dünyanın dört bir yanından gelen güzel mesajlar ve bu güzel ülkeye yakınlık için teşekkürler.

Deprem olduğu gün o bölgedeydim ve şimdi yaşadığıma şükrediyorum.

Maalesef ki 6 Şubat’ta merkezi Kahramanmaraş’ta olan ve yalnızca birkaç saat arayla meydana gelen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerde maalesef 38 binden fazla insan hayatını kaybetti.

Türkiye’nin ve dünyanın ortak gündemi haline gelen doğal afetler ve katastrofik riskler konusunda dünyada yaşanan bu sorunlara alınan teknolojik çözümler hakkında genel bilgi vermek istedik. Geçtiğimiz yıllarda ABD merkezli bir Türk start-up’ı olan Urban Stat’ı komite çalıştayı kapsamında bu konuda detaylı bilgi vermeye davet etmiştik. Gelişen teknolojiyi yıkımı önlemek için bir kalkan gibi kullanan Urban Stat, doğal afetlere karşı risk haritası oluşturarak önlem alıyor.

Yeni teknolojiler depremleri doğru bir şekilde tahmin edebilir mi?

Depremler durdurulamaz… Bu nedenle depremi deprem öncesi tahmin edebilen teknolojilerin ve deprem anında nasıl önlem alınacağının bilinmesi önemlidir. Doğal afet teknolojilerine ve bu tür geliştirme programlarına yatırım artmıştır.

Sigorta şirketlerinin yapması gerekenler; doğal afet riskini azaltmak için uzun vadeli risk yönetimi geliştirmek ve bu teknolojilere yatırım yapmak.

Peki, afetlere karşı risk yönetimi yapması gereken sigorta şirketleri ne tür önlemler ve çözümler izlemeli?

Depremler-teknoloji için birkaç adım

1-Risk Önleme

Sigorta şirketleri, müşterilerine ulaşmak ve yönlendirmek için zaman ve fırsat tanıyarak kısa vadeli hasarları önleyebilmeli ve böylece her iki taraf için de kayıpları en aza indirgemelidir. Kent planlamasına yönelik politikalar hazırlanmalıdır.

Veriler, risk finansmanı ve karar vermede ayrılmaz bir rol oynar. Büyük veriden yararlanan yenilikler, afet riski finansman araçlarını daha hızlı, daha etkili, daha erişilebilir ve daha güvenilir hale getirebilir.

Depremler Türkiye’nin herhangi bir yerinde meydana gelebilir. Ancak Türkiye’nin mega kenti İstanbul. Her an vurabilecek ve hayat kurtarmak ve ekonomik etkiden ders çıkarmak için mevcut tüm kaynakları seferber edebilecek güçlü bir deprem için şimdiden hazırlanmaya başlamalıdır. Büyük felaket, Türkiye’nin yaklaşık 16 milyon kişiye ev sahipliği yapan iş ve turizm başkenti olan İstanbul’da depreme hazırlık sorununu gündeme getirdi.

2-Risk Ölçümü

Gelişen teknolojiler ve iyileştirilmiş veri işleme yetenekleri, afet sigortası pazarında giderek daha düzenli ve verimli risk transfer araçlarının yolunu açmaya devam ediyor. Örneğin, blockchain teknolojisi üzerine inşa edilen ‘akıllı sözleşmelerin’ başlangıcı, hızlandırılmış ödemeleri mümkün kılan daha şeffaf sigorta poliçelerinin oluşturulmasını kolaylaştırıyor.

Yakın tarihli bir uygulamada, ‘yumuşak katlı’ binaları veya bir depremde yıkılma olasılığı yüksek olanları otomatik olarak algılamak için makine öğrenimi algoritmalarına drone ve sokak düzeyindeki görüntülerbeslendi. Proje, Dünya Bankası’nın Guatemala Şehrindeki Jeo-uzaysal Operasyonlar Destek Ekibi (GOST) tarafından geliştirildi ve makine öğrenimi ile işlenen büyük miktarda verinin, yaşam ve mülk kurtarma üzerinde çok somut ve sonuçsal etkilere sahip olabileceği birçok uygulamadan sadece biri.

3-Bir Deprem Sırasında

Büyük veri ve makine öğreniminin ileriye dönük sigorta ve dayanıklılık uygulamaları arasında otomatik veri toplama, hasar ve etki tahmini, acil durum müdahalesi için karar desteği, olay sonrası hasar tahmini ve parametrik sigorta söz konusu olduğunda, parametrik finansal araçlar için daha karmaşık tetikleyicilerin tasarımı yer alır.

Mevcut teknolojiler, popülasyonları korunmak için uyarmak veya ‘fabrikanın durup acil durum kapılarını açması’ için yeterli zamanı verebilir.

Gelecek şimdi!

Her şey gönlünce olsun…